3 Mart 2010 Çarşamba

Kayıp Hazine Avcıları - Ignition City

Warren Ellis, çizgi roman dünyasının Nick Cave'i olarak tanımlayabileceğimiz bir isim; rahatlıkla hastalıklı olarak tanımlayabileceğimiz iç dünyası amerikan hayat tarzının süzgecinden geçerek bize Shakespeare tarzı hikayelerin tamamen farklı paradigmalarda yaşanan izdüşümlerini izleten Ellis, kah bir kovboy hikayesinde, kah uzayda, kah rüyalarla kabuslar arasında öyküler anlatıyor. Bazen ise, hepsini tek bir potada eriterek.


İgnition City, böyle bir hikaye. 2.Dünya savaşı tüm dünyayı yeterince sarsmışken, savaş bitmeden dünyanın Marslılar tarafından işgal edildiği bir gerçeklikte geçiyor. İnsan ırkı dünya üzerinde yaşamını sürdürürken ağır bir koloni atmosferi steampunk'un nemli ve boğucu havası tüm yaşamı etkilemiş, uzaylılar tarafından baskı altına alınan hükümetler uzay seyahatlerini tek tek durdurmaktalar. Ve bu esnada, uzaya tutkulu eski bir pilot olan ana karakter Mary Raven, babasının Ignition City adlı şehirde ölü bulunduğu haberini alıyor. Dünya üzerinde dünyadışı uçuş yapılabilen tek yer olan , ve bir nevi dünya ile iletişimi kesilmiş bir araf olan bu şehire gidip babasının cenazesini almak için yola çıkan Raven, Ignition City'de beklediğinden çok daha farklı olaylarla karşılaşıyor.

Ve karşısında önemli bir soru beliriyor, babasını kim, neden öldürdü?

Dünya ile uzay yolculuğu tutkusu arasında ezilen Mary, bu vahşi batı benzeri fütüristik bataklıkta, yolunu nasıl açacak? Kanla mı, yoksa tutkuyla mı? İşte Ignition City, bu sorunun cevabını arayan 5 sayılık bir mini seri. Peki burası nasıl bir yer diyorsanız, işte böyle bir yer;


Uzaylı silahları kullanan zeka özürlü barmenler, hapla beslenmekten kabız olmuş eski uzay kahramanları, arada sıkışıp kaldığı için aklını kaçırmış emekli rus kozmonotlar, ölen insanların vücutlarından elde edilen sıvı ile beslenebilen uzaylılar, bunlarla ticaret yapan insanlar, bol miktarda kan, ölüm, gizem ve heyecan. Ignition City, size bunları vadediyor. Hem de kusursuz denilebilecek bir görsellik eşliğinde; serinin her kapağı ayrı güzel;

 
 
 
  

Spagetti Western etkisi fonttan karakterlere, hatta atmosfere kadar hemen hissediliyor değil mi? Bunda çizer Gianluca Pagliarani'nin etkisi çok büyük, Ennis'in tasarımlarının da böyle bir ortama uygun olduğunu söyleyebiliriz. 
Ana akım çizgi romanların, yani bir kısım takipçi tarafından "Grown-man-in-tights" olarak tabir edilen süper kahraman dergilerinin çok dışında, kendine ait bir dünyası, dokusu olan bir seri Ignition City. Okunmayı, odanın güzide bir köşesinde arşivlenerek saklanmayı kesinlikle hakediyor.

Hiç yorum yok: