28 Ocak 2011 Cuma

New Avengers #8 - "Buluşma sayıları genellikle sıkıcıdır..."

Ama bu sayı için bir istisna yapabiliriz. Luke Cage, saygıdeğer eşi Jessica Jones ve Doctor Doom'un gölgesinde bir garson ile olan mücadeleleri! Tam Macera, hediyesi dahil $3.99! 

Avengers #9 - "İki kişinin bildiği sır değildir." [WTF??]

John Romita Jr.'ın yaptığı tüm işleri seviyorum, tarif edilmez bir sadelik ve güç çizimlerinin her köşesinden bize el sallıyor, dünyanın en güzel sakallı Hulk çizen adamı olduğunu yeni Avengers serisinin ilk altı sayısında ispatlayan Romita, Ed McGuiness'i de geride bırakarak dünyanın en güzel Red Hulk çizen adamı olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. Avengers serisine ilişkin ilk güzellik bu. Çizimler mekanik ya da modern olmaktan son derece uzak, klasik ve kaliteli, bu da okurken eğlenmenizi sağlıyor.

25 Ocak 2011 Salı

Skandal! - Böyle Spoiler olur mu?

Aşağıda bir anket düzenlemiştik, Fantastic Four'da sizce kim ölecek diye. Serinin yazarı Jonathan Hickman Marvel.com 'da hangi karakterin müteveffa olduğunu açıklamış.

Peki henüz comic shop'lara yeni yeni düşmeye başlayacak bir sayıya dair böylesine ağır bir spoiler'ı sabredemeden vermek, skandal değildir de nedir?

Ayrıca, $2.99 okurlarını da öngörülerinden dolayı kutlamaktayım.  İşte Fantastic Four'da cavlağı çeken karakter; 

24 Ocak 2011 Pazartesi

Skandal! - Martı Döner'den sonra, bunu da mı görecektik?

Benim şahit olduğum Mainstream çizgi romanlar arasında, (MAX) ya da (Vertigo) imprint etiketleri altında olmayan en ekstrem kare aşağıda sizleri bekliyor, Marvel Comics'in yayınladığı Uncanny X-Force #4 Preview'in 4.sayfası;

11 Ocak 2011 Salı

Nabız 666 - "Bayide hareket yapma, dışarı çık!"

Thanos Imperative - Devastation One shot, efsane bir sayı olmuş gerçekten. Nefes kesen anlardan en özel bulduğumu paylaşmak istiyorum; Güçsüz düşen monarşilerden ağzı sulanan Blaastar, Kree krallığını ele geçirmek için Attilan'a saldırdığında sadece Medusa'nın Royal Guard'ıyla mücadele edeceğini düşünüyordu;

Ta ki, mahallenin ağır abileri raconu kesene dek.

"-Bilader, sen bir dışarı gelsene."

Epik. Sayının son sayfasında ise öyle bir bomba var ki, hiçbir şekilde bahsedip ziyan etmek istemiyorum. Alın, okuyun.

10 Ocak 2011 Pazartesi

Fear itself Hakkında Notlar

Blogumuz üşenmedi, Newsarama.com 'da yayınlanan Tom Breevort ve Matt Fraction ropörtajının önemli noktalarını sizin için not etti; işte fear itself ile ilgili ilk ipuçları :

  •  Serinin ana kahramanları Captain America ve Thor olacak, Fraction'un bu kararında bu yaz gösterime girecek olan filmler etkili olmuş görünüyor. Fazla Commercial bir hareket , sinir bozucu bence.
  • Küçük bir mini seri olarak başlatmak istedikleri Fear İtself'in büyük bir event'e dönüşme süreci de enteresan olmuş; bu seriyi filmle ve onu izleyecek seyircilerle bağlamaya çalıştıklarına Joe Q'dan efsane bir tepki almışlar : "S.ktir et, senin hikayen ne?"
  • Serinin ana Villain'i Serpent adındaki Korku tanrısı olacak, kendisi Odin'in binlerce yıl önce Asgard'dan sürdüğü Nordik kökenli bir tanrı. Yani konunun Phobos'la pek alakası yok gibi.
  • Iron Man seride insanların beklediği kadar büyük bir rol oynamayacak, hatta Fraction Tony Stark'ın seçtiği yönün insanları şaşırtacağını söylüyor.
  • Serinin en önemli ikinci kötü karakteri Red Skull'ın kızı Sin olacak gibi görünüyor, Fraction Sin'in bu seride merkezde olacağını söylerken, Breevort Sin'in babasının başaramadığı bir çok şeyi amaçlayacağını, bunun neticesinde de bir düzineden fazla karakterin oldukça derin bir pisliğe batacağını belirtiyor.
  • Fraction Steve Rogers ile ilgili ilk defa yazma fırsatı ele geçirdiği için heyecanlı, ve onun çok ciddi bir panik anında ağzını bozmasını sağlayabileceği için keyifli.
  • Breevort serinin sonuna ömrü vefa etmeyecek bir çok küçük karakter olduğunu belirtiyor.
  • Seri Steve Rogers'ın "artık ondan geçtiği" konusundaki korkularıyla yüzleşmesine yol açacak, ortadaki problemler Captain America'yı ilgilendiriyorsa bu konuyla Bucky'nin ilgilenmesi Steve'in sırtında bir türlü ulaşamadığı bir kaşıntı olarak rahatsızlık verecek. Rogers, dünyanın en iyi askeriyken general yapılmış bir savaşçının cephe gerisinde durmak konusundaki sıkıntılarıyla boğuşacak.
  •  Bugüne dek yayınlanan teaser çizimlerin hepsi ironik birer anlatım olarak kalacak, yani Magneto kostümü giymiş bir Cyclops görmeyeceğiz ama bu tarz bir içsel dönüşüme şahit olacağız. (Oh be!) Teaserların hepsi fikir ve temalara işaret ediyor olacak.
Teaserlarla ilgili Fraction'un söylediği bir noktaya katılmadan edemiyorum;

"Fraction: Nobody wants to see Spider-Man punch a recession."

    Bakalım neler göreceğiz.

    Anket - Sizce Fantastic Four'da kim Ölecek?

    Yılbaşı öncesinde yaptığımız "2010 yılının en iyi Çizgi Roman" serisi anketi sonuçlandı, ben biraz hımbıl karakterli olduğum için yazısını ancak yazabiliyorum. Okurlarımızın oylarıyla birinci olarak belirlediği Blackest Night, diğer serilerle arasını bir hayli açarak ipi göğüsledi, ki bu benim de katıldığım bir tercih. Gerek twistleri olsun, gerek beklenmedik finali ve DC Evrenini yenileyiş tarzı olsun, Blackest Night 2010 yılına damgasını vuran bir event oldu; Siege'e ise bir kaç boy fark geçirdi. Helal olsun diyoruz.

    Yeni anket konumuz son zamanlarda Türkiye basını dahil herkesin ilgisini çekmekte olan bir konu; Jonathan Hickman'ın Fantastic Four'unda öleceğini açıkladığı "Casualty" kim olacak?

    Marvel Comics'in en uzun süre kesintisiz yayınladığı ve kimse tarafından okunmayan amiral serisi olma özelliğine sahip olan Fantastic Four Şubat ayında son bulacak, yeni dergiye ilişkin "3" ve "FF" şeklinde teaserlar etrafta dolaşıyor.



    FF, Reed Richards'ın geçtiğimiz sayılarda kızı Valeria ve diğer üstün zekalı çocukları eğitmek için kurduğu Future Foundations olabilir, bu noktada Avengers Academy gibi bir spin-off Marvel'ın doğasına çok da ters düşmez. Esas mesela, üç kişilik bir ekip olarak devam edecek Marvel'ın en fantastik ailesinde tarih olacak üyenin kim olabileceği.

    Bu konuda biraz kafa yorabiliriz, zira son bir iki hikayede bu konuda verilen ipuçları var.

    Çizgi Roman dünyasının en antipatik ve en az sevilen karakterlerinden biri olma başarısını yıllardır kimseye kaptırmayan Johnny Storm, ölmesi durumunda çoğumuza "Eee..Neticede olacağına bak.." tepkisini verdirecek, ben zaten dergiyi nadiren okuyordum, arada bakmaya devam edeceğim. Son zamanlarda amaçsız hayatı, bohemliği ve dingilliği ile Reed'den azar üzerine azar, fırça üzerine fırça işiten Johnny en son g.tüyle dağ devirmenin dev örneklerinden birini sergileyerek Baxter binasını Annihilus'ın işgaliyle karşı karşıya bıraktı. Fantastic Four'un son sayısında kendisini insan formundaki Ben Grimm ile bu istila teşebbüsüne karşı koyarken göreceğiz. Ganyan'ı bence 1/3.

    Ekibin en güçlü karakteri olduğu yıllarca herkes tarafından dile getirilen Susan Richards (anne kızlık soyadı Storm) , bir çok çizgi roman severin aklında ara ara çıplak kalmasıyla ve Namor'u peşinde köpek etmiş olmasıyla yer etmiş bir karakter. Kardeşiyle birlikte Fantastic Four'un Pazar Sürprizi tadındaki diğer üyesi olan Sue zaman zaman burnundan kan gelecek kadar güç alanı oluşturup herkese ayar veriyor, genellikle yoğun çalıştığı için Reed Richards'a şarlıyor, zamanının büyük kısmını ise çocuklarını koruyup kollamaya çalışarak geçiriyor. Emma Frost'la birbirlerinden hiç mi hiç hazzetmediklerini öğrendiğimiz Sue, son sayılarda eski Atlantis Kralları ile Namor arasında arabuluculuk yapmaya çalışırken ölüm tehlikesi altında olduğunu farketti. Evli barklı bir kadının solungaç sahibi güvenilmez bir adamla denizin yedi kat dibinde ne işi var, bu kısmı size bırakıyorum. Esas kilit nokta ise gelecekten gelen kızı Valeria'nın kendisine "Herşey sana bağlı olacak" demiş olması. Ben burada bir "Evimizin direği, bizim hem annemiz, hem babamız olacaksın" şeklinde bir dokundurma hissettim, bu yüzden ölümüyle bizi ters köşe yapabilecek bir karakter Invisible Woman. Bu sebeple çok önerilen bir tercih değil, ganyan'ı 1/5.

    New York yerine benim yetiştiğim muhitte büyümüş olsa mahalledeki abileri tarafından tipinden ötürü dövüle dövüle dayak arsızı yapılacakken dünyanın en zeki adamlarından biri haline gelen Reed Richards, serideki belki en kaşıntılı karakterlerden biri. Yıllardır içinde bulunduğu anlamsız koşudan yorulmuş olsa gerek ki, tek tek problemlerle uğraşmak yerine insanlığın sahip olduğu tüm sorunları çözebilmek için kafa patlatıyor, son olarak tüm paralel evren ve galaksilerdeki Reed Richards'ların masonik teşkilatı "The Council"e bir arkadaşa bakmak için girip çıktıktan sonra evren ve ailesi arasındaki seçme hakkını ailesinden yana kullanarak, böylesine büyük meselelerden elini eteğini çekmişti. Ta ki, gelecekteki dünyanın kıyametin eşiğindeki insanlarını Nu World'e taşıyabilmek için gereken enerjinin gelecekteki Galactus'u sömürerek elde edilmesinin ardından, bu olaydan şu anki Galactus'un haberdar olmasına kadar. (Karışık, değil mi?) Reed, yayınlanan son sayıda Nu World'u tüketmek üzere olan Galactus'tan kurtarabildiği kadar insan kurtarmaya çalışıyordu. Ölümüyle hepimizi üzecek bu ukala karakter, belli olduğu üzere bir şeylerin sonuna gelmiş durumda. Ölebilir, bu sebeple de ganyan'ı Human Torch ile aynı : 1/3


    Öldüğü takdirde herkesin en çok üzüleceği karakter Ben Grimm'dir şüphesiz, Hakkı Bulut filmlerine konu olacak denli kadersiz bir hayat sürmüş olan bu portakal kabuklu arkadaşımız, genel olarak bunalımını gülümseyerek ve saçma sapan densizlikte espriler yaparak göstermemeye çalışsa da ben uzun süredir hayata dair bir istek duyduğunu sanmıyorum. En son evlenmek üzere olduğu kadından ayrılmış olduğunu düşünecek olursak intihara meyilli sayılabilecek bu karakter, Future Foundations gençlerinin kendisine sağladığı iksir ile artık yılın bir haftasını insan formunda geçiriyor. Bu noktadaki talihsizliği de bu haftanın, muhtemel bir Annihilus işgaline denk gelmiş olması. Bana kalırsa ölmeye en uzak karakter, ganyan'ı da 1/8.



    İşte bu yüzden, ben Ben Grimm'in öleceğini düşünüyorum, yani en günahsız, en masum karakterin.

    Siz ne dersiniz?

    Edit : Tamam iyi güzel oy kullanın da, oy verenler sebeplerini de ufacık çiziktirirse harika olur. :)

    5 Ocak 2011 Çarşamba

    DC Comics Bizi Destekliyor!

    Para versek bu kadar reklam yaptıramazdık herhalde, DC yönetimine buradan sevgilerimi gönderiyorum.

    4 Ocak 2011 Salı

    Marvel Comics'in Yeni Editor-in-Chief 'i Axel Alonso oldu!




    Şok , şok , şok. Bakalım Quesada'nın comic mevzularından biraz uzaklaşmasıyla kendisi tarafından "To the person the answer always came back the same, 'He's the best @#$#ing editor I have ever worked with. There was no escaping it. sözleriyle tanıtılan Alex Alonso çizgi roman evrenlerine neler yapacak? Son on yıldır suyun başında oturan Quesada'nın ne denli büyük değişimler yarattığını düşünecek olursak, büyük değişimler beklememizde bir problem yok herhalde.

    http://marvel.com/news/story/14932/marvel_entertainment_promotes_axel_alonso_to_editor-in-chief






    Disney birleşmesi sonrasında yumuşamasından korkulan Marvel'da,  Marvel Knight ve Marvel MAX gibi serilerin ana editörü olan, DC Comics'te de Hellblazer ve Preacher gibi efsane statüsündeki serilere imza atmış Alonso'nun böyle bir göreve gelmesi iyiye işaret gibi, siz ne dersiniz?